Kayıtlar

2018 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

BYPASSLI HASTALARIN UZUN DÖNEMDEKİ TAKİP VE TEDAVİSİ NASIL OLMALIDIR?

Resim
BYPASSLI HASTALARIN UZUN DÖNEMDEKİ TAKİP VE TEDAVİSİ NASIL OLMALIDIR? Koroner arter hastalığı tedavisindeki seçeneklerden biri de bypass ameliyatlarıdır. Türkiye'de her yıl yaklaşık 50 bin yeni hasta bu topluluğa katılmaktadır. Hastalarımızın birçoğu bypass ameliyatı sonrası damarlarının yenilendiğini ve kalp hastalığından kurtulduğunu düşünmektedir. Ancak işin aslı yaşamlarına bypasslı kalp hastası olarak devam edecekleridir. Çünkü bypass olmalarına yol açan asil sorun ateroskleroz dediğimiz damar sertliğidir ve geçirdikleri ameliyat bu sureci engellememektedir. Kalp damarlarındaki aterosklerotik daralmaya yol açması muhtemel risk faktörlerinin iyice araştırılması ve mutlaka düzeltilmesi gerekir. Aksi takdirde bypass damarlarında veya henüz sağlam olan kendi damarlarında, zaman içerisinde yeni darlıkların gelişmesi kaçınılmazdır. Unutulmamalıdır ki bypasstan 10 yıl sonra, kullanılan meme veya kol atardamarları %90 açık kalabilirken, bacaktan alına...

KALP VE DAMAR HASTALIKLARINDAN KORUNMA KILAVUZU

Resim
KALP VE DAMAR HASTALIKLARINDAN KORUNMA KILAVUZU Toplumda kalp ve damar hastalılarına yol açan risk faktörlerinin saptanması ve tedavisi için çocukluk çağından başlayarak farkındalık yaratmak ve yaşam boyu sürdürmek gerekir. Aterosklerotik kalp ve damar hastalıkları tüm dünyada erken ölümün en önemli sebebidir. Avrupa’da 75 yaş öncesi tüm ölümlerin kadınlarda %42’si, erkeklerde %38’inin nedeni kalp ve damar hastalıklarıdır. Ateroskleroz genellikle birden fazla risk faktörünün bir araya gelmesiyle oluşur. Bireylerdeki kalp damar hastalıklarının önlenmesi için kişilerin toplam riski hesaplanmalı ve risk arttıkça daha yoğun takip ve tedavi yapılmalıdır. Koroner arter hastalığına bağlı ölüm oranları sadece risk faktörlerinde hafif düzelmeyle bile yarı yarıya azaltılabilir. Toplumdaki kalp damar hastalığı riskinin %1 azaltılması 25000 kişide hastalanmayı önler. Bu oran bir Avrupa ülkesinde yıllık 40 milyon avroluk tasarruf sağlar. Ailede erken Koroner arter hast...

HİPERTANSİYONDA İLAÇ TEDAVİSİ VE HASTA UYUMU

Resim
HİPERTANSİYONDA  İLAÇ TEDAVİSİ VE HASTA UYUMU Erişkin nüfusun neredeyse yarısında görülmekte olan hipertansiyon günümüzde takip ve tedavisi en iyi şekilde yapılabilen bir hastalık haline gelmiştir. İlaçsız tedavi ile tansiyonu kontrol altına alınmayan hastaların tedavisi için elimizde yeteri kadar ilaç mevcuttur. Eskiden beri sözü edilen “yarılar kuralı” günümüzde geçerliliğini yitirmiş gibi görülmektedir. Önceleri hipertansif hastaların ancak yarısına tanı konabilmektedir; tanı konulanların da yarısına tedavi uygulanabilmektedir ve tedavi başlananların da ancak yarısında başarıyla tansiyon kontrolü sağlanabilir denirdi. Günümüzde halk sağlığı çalışmaları ve medya gücüyle hipertansiyon konusunda ciddi bir toplum bilinçlenmesi oluşturulmuştur. Kalp yetmezliğinin nedenleri arasında yer alan hipertansif kalp yetmezliğine de neredeyse rastlanmaz oldu. Hipertansif inme ve beyin kanamalarını da eskiye oranla çok daha az görüyoruz. Yine de takip ve tedavi k...