Çam ağacı (Pine tree) /Albert Rieger/Tevfik Fikret Uçar/Vincent van Gogh/Paul Cezanne/Muazzez İlmiye Çığ/Şah Hatayi/Erkan Oğur/Tolga Çandar

 Avusturya'lı ressam Albert Rieger'in 

(1834–1905) "Alp'lerde çam ağaçları arasındaki şelale" tablosuyla günaydın.



Tahmin edeceğiniz gibi bugünkü paylaşımın konusu olan çam ağacı (Pine tree), çamgiller familyasına ait kozaklı bir ağaç çeşididir. Günümüzde yüz çeşit çam ağacı türü bulunmaktadır. Ülkemizde sıklıkla Sarıçam (Pinus silvestris L.) görülmektedir. Bizim Çatacık da sarıçam ormanıdır. İğne biçiminde sert ve kalın yaprakları dökülmezler ve  dört mevsim yeşilliğini korur.

Doğuda yaşam ağacı kabul edilirken sembolizması çok güçlüdür. Batıda ancak yılbaşı ağacı olabilmiştir.

Tevfik Fikret Uçar'ın "Görsel İletişim ve grafik tasarım" kitabında belirttiğine göre:
"Çam süsleme geleneğinin, hıristiyanlıktan çok önceleri Roma'da, Anadolu'dan giden Kibele kültür sahipleri tarafından uygulandığı sanılmaktadır. Bunun yanı sıra Uzak Doğu'da ölümsüzlüğün simgesidir çam ağacı. Çin'de kış mevsimini ve uzun ömrü, kader, umut ve geleceği sembolize eder. Japonya'da yaşamsal enerjinin ve onu getirdiğine inanılan rüzgarın sembolüdür."





Ana tanrıça Kibele yüzünden penisini kesip atan ve oracıkta çam ağacına dönüşen Attis'in öyküsünü aşağıdaki linkte okuyabilirsiniz. 

http://blog.milliyet.com.tr/mitolojik-efsaneler---tanrica-kibele--/Blog/?BlogNo=17871

Bu mitolojik öykünün komşumuz Sivrihisar/Ballıhisar/Pessinus'ta geçtiğine dikkatinizi çekerim. Çam ağacından yapılan Pinokyo'nun da cinsel organının olmayışını bu öyküye bağlayanlar vardır. 

Bu arada sünnet olayının kökeninin buradan çıktığıyla ilgili olarak Cihangir Gener  şöyle yazmıştır:
"'Luvi mitolojisine göre  Ana tanrıça Ma’nın kocası tanrı Atti’nin bir ölümlü kadınla ilişki kurması üzerine, ikili şiddetli bir kavgaya tutuşur. Atti, eşinin kıskançlık krizinden kurtulabilmek için kendi erkeklik organını keser ve kan kaybından ölür. Ma’nın çocukları artık, dul kadının çocuklarıdır. Atti, bir akarsu kenarına gömülür ve gömüldüğü noktadan ulu bir çam ağacı yükselir. Bu ağaç, yeniden doğuşun bir sembolü olarak görülür. Ma rahipleri her yıl, yeniden doğuş için adak olarak, rahipliğe yeni kabul edilenlerin erkeklik organlarının ucunu keser, toprağa gömer ve akar suya girerek, kendilerini arındırırlar. Diğer bir deyişle, sünnet ve vaftiz uygulamalarının da, Luvilere kadar dayandığı görülmektedir."

"Çam ağacı süslemek eski Türk adetidir." diyen Muazzez İlmiye Çığ'dan
çam ağacının mitolojik hikayesini ve  sembolizmasını verdiğim linkten dinleyebilirsiniz. 

https://youtu.be/1IMGYDKnBTw

Vincent van Gogh (1889) imzalı "Pine Trees Against An Evening Sky" ve "Study of Pine Trees" tabloları ile Paul Cezanne (1892)imzalı "The Great Pine" ve "Large pine and red earth" isimli tablolarını paylaştım.
Van Gogh'un ilk tablosundaki fırtınaya karşı savaşan kadın ve kırılmış ağaç dalları metaforu ile yaşam mücadelesini ve yaşamın geçiciliğini sembolize ettiğine dikkatinizi çekerim. 



Şah İsmail yani Şah Hatayi'nin "Benim adım çam ağacı" şiirini paylaştım; isterseniz Erkan Oğur'dan  türküsünü de  dinleyebilirsiniz. 



Benim Adım Çam Ağacı
güzel görünüp dururum
ağaçların seyyahıyım
emir sarınıp dururum

Aşağı olur köklerim
kendim fenadan saklarım
tesbih çeker budaklarım
şükrümü kılıp dururum

Rençberler de koşar kağnı
çekilirler önlü sonlu
ben gibi yük çeken var mı
urgan sarınıp dururum

İğim ile ip bükerler
okumla düşman yıkarlar
kovam ile su çekerler
yunup arınıp dururum

Beni bir dağda ezerler
etimden derim yüzerler
tahtama kalem yazarlar
surete girip dururum

Dağdan indim ovalara
bergüzar oldum beylere
köprüler oldum çaylara
gernip serinip dururum

Hataiyem oldum budak
camilere oldum direk
fırınlara sünge kürek
yanıp tutuşup dururum

https://youtu.be/KQ-xl3pErkI

Çam kozalaklarının da, ağacı kadar ilgi çekici öyküleri  vardır. Aşağıdaki linkte bunun 11 tanesini okuyabilirsiniz. 

https://onedio.com/haber/cam-kozalaklariyla-ilgili-daha-once-hic-duymadiginiz-11-enteresan-bilgi-844734

"Doğu ve batı kültürlerinde çam kozalağı üretkenlik ve hayat sembolü olarak kullanılır. Roma tanrılarından Baküs'ün niteliklerinden birini sembolize eder; Jüpiter, Venüs ve Diana'nın simgeleri olarak, 
kullanılmıştır." 

Çam kozalağı ve epifiz arasındaki benzerlik dikkat çekicidir. Beynimizin tam ortasında yer alan epifiz yani pineal bez, latince çam=pine kökünden gelmektedir. Epifiz bezi "zihnin gözü"/ "üçüncü göz"dür. 



Roma'da katolik kilisesinin simgesi olarak  çam kozalağının kullanılışının  epifiz ile bağlantılı olduğu  söyleniyor. 



Bahane ile epifiz bezinden de söz etmiş olalım:

https://www.kreatifbiri.com/ucuncu-gozumuz-epifiz-bezi/

Bonus: Yine Tolga Çandar'dan geliyor:
"Çamdan sakız akıyor
Kız nişanlın bakıyor; 
Koynundaki memeler
Turunç olmuş kokuyor"

https://youtu.be/ijhnWobsTms








Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Dante'yle İlahi Komedya'yı Tartışmak/Rafael/Marx

Aeneas 14 /Üçüncü Kitap/Delos Adası/Rottmann/Claude Lorrain/Rubens/Bertin/Cornelis de Vos/Turner/Trevisani/Goethe/Valeron

Meşe ağacı (Oak tree) /Van Gogh/Aziz Nesin/Guernica/Josef/Odysseus/Malcolm Gladwell/Cenap Şahabettin/Halil Cibran/Tolga Çandar