Aeneas 10 /İkinci kitap/Kassandra/Evelyn de Morgan/Christa Wolf/Berlioz/Jessye Norman
Truva atı ile devam ediyoruz bugün de.
Troyalılar tuzağa düşer ve bu sefer de Kassandra'nın tüm itirazlarına rağmen içeri alırlar tahta atı.
245-249. mısralarda şöyle anlatılır:
"Yerleştirdik bu uğursuz yontuyu, o kutsal yere.
Açtı ağzını bu arada bildirmek için yazgımızı
Cassandra. Tanrı istemedi inanmasını Troyalıların.
Biz mutsuzlar, sonumuzun geldiği gün dolaştık kenti,
Tüm tapınakları süsledik, donattık yeşil yapraklarla."
Cassandra şöyle tanıtılıyor:
"Kassandra, Troya Kralı Priamos ve Hekabe'nin en güzel olduğu rivayet edilen kızıdır. Kassandra aynı zamanda Yunan mitolojisinin bir kahramanıdır. Savaşı yaşamış ve savaşta ağabeyi Hektor'u ve sözlülerini kaybetmiştir. Troya atı'nın getireceği tehlikeden dolayı çevresini uyarmaya çalışmıştır, ancak dinleyeni olmamıştır.
Kassandra'nın en büyük arzusu geleceği bilmek ve rahibe olmaktı. Tanrı Apollon (diğer bilinen adıyla Phoibos) görür görmez bu güzel kızı arzuladı ve ona bir teklif sundu; Kassandra onunla birlikte olursa ona geleceği görme yeteneği verecekti.
Kassandra bu teklifi kabul etti. Apollon, Kasandra' nın ağzına tükürdü ve Kasandra geleceği görme yeteneğine sahip oldu. Ama Apollon ile birlikte olmadı. Bakire bir rahibe olma isteği Apollon'a verdiği sözden daha ağır basmıştı. Bir rivayete göre de aslında en başından beri Apollon ile birlikte olmaya niyeti yoktu, sadece geleceği görme yeteneği almak için Apollon'u kandırmıştı.
Apollon bu duruma çok sinirlendi ve Kassandra'yı lanetledi. Lanete göre; Kassandra geleceği görecek ama kimseyi buna inandıramayacaktı. Ve asıl ağır darbe; asla rahibe olamayacaktı. Tam tersine bir kadın olarak aşağılanacaktı.
Gerçekten de öyle oldu. Troya Savaşı'nı ve savaşın sonucunu görmesine rağmen kimseyi gördüğü şeylerin yaşanacağına inandıramadı. Çaresizlikle savaşın başlamasını ve olaylarını izlemek zorunda kaldı.
Psikolojide, geleceğe dair başkalarını uyarmasına ve doğruları söylemesine rağmen kimseyi kendine inandıramama durumuna 'Kassandra Kompleksi' ismi verilmektedir."
İş Bankası "Modern Klasikler Dizisi"nde yayınlanan Christa Wolf'un" Kassandra"isimli kitabının arka kapağında şu bilgiler vardır.
"Doğu Alman yazar Christa Wolf, 1980 yılında eşi Gerhard Wolf’la birlikte Yunanistan’ı ziyaret etmişti. Yazarın 1982’de Frankfurt’taki Johann Wolfgang von Goethe Üniversitesi’nde verdiği bir dizi konferans büyük ilgi çekmişti. Bu konferanslardan beşinci ve sonuncusu elinizdeki romanın taslağıydı. Yazar Yunanistan gezileri ve araştırmalarının sonucunda ortaya çıkan romanında, Troya’nın düşüşünü geleceği görme gücü hor görülüp küçümsenen bir kadının, kâhin Kassandra’nın bakış açısından yeniden anlatır. Bu talihsiz kadın etkileyici monoloğunda ataerkilliğe ve savaşın yol açtığı yıkıma odaklanır. Gelecekte uğranacak felaketleri önceden gören, ancak kehanetlerine kimseyi inandıramayan Kassandra’nın dramı, çağımızın uzak görüşlü ve bilinçli insanının yazgısını akla getirir."
Troya'nın başına gelecek felaketleri önceden sezen, yüksek bilinçli, bu mitolojik figür gibi öngörü sahibi olup, kimseyi inandıramayan bizlerin ağzına kim tükürdü? "Kassandra kompleksi"ne mi yakalandık acaba?
"Truva savaşında şehrin yanması" J.G. Trautmann'ın (1713–1769) en önemli eserlerinden biridir.
"Anadolu Ateşi Troya Dans Gösterisinden En Güzel Dans Sahneler"ini ve "Tanıtım Filmi"ni paylaşıyorum. Gerçekten efsane bir gösteriymiş.
https://youtu.be/RAveYGAOH3w
https://youtu.be/ppGQoXXNeto
265-267. mısralar, Truva'nın elim sonunun başlangıcını anlatır:
"Bunlar, içmiş, uykuya dalmış kenti bastılar,
Öldürdüler tüm bekçileri, bekleyen arkadaşlarını dışarda
Aldılar açık kapılardan içeri, katıldılar onlara."
Hector Berlioz'un "Les Troyes" (Truva atları) operasından, Jessye Norman'ın
Cassandra rolündeki aryasını dinlemek isteyenler aşağıdaki linke bakabilir.
https://youtu.be/48fq3O4kXVg
"Doğu Alman yazar Christa Wolf, 1980 yılında eşi Gerhard Wolf’la birlikte Yunanistan’ı ziyaret etmişti. Yazarın 1982’de Frankfurt’taki Johann Wolfgang von Goethe Üniversitesi’nde verdiği bir dizi konferans büyük ilgi çekmişti. Bu konferanslardan beşinci ve sonuncusu elinizdeki romanın taslağıydı. Yazar Yunanistan gezileri ve araştırmalarının sonucunda ortaya çıkan romanında, Troya’nın düşüşünü geleceği görme gücü hor görülüp küçümsenen bir kadının, kâhin Kassandra’nın bakış açısından yeniden anlatır. Bu talihsiz kadın etkileyici monoloğunda ataerkilliğe ve savaşın yol açtığı yıkıma odaklanır. Gelecekte uğranacak felaketleri önceden gören, ancak kehanetlerine kimseyi inandıramayan Kassandra’nın dramı, çağımızın uzak görüşlü ve bilinçli insanının yazgısını akla getirir."
Troya'nın başına gelecek felaketleri önceden sezen, yüksek bilinçli, bu mitolojik figür gibi öngörü sahibi olup, kimseyi inandıramayan bizlerin ağzına kim tükürdü? "Kassandra kompleksi"ne mi yakalandık acaba?
"Truva savaşında şehrin yanması" J.G. Trautmann'ın (1713–1769) en önemli eserlerinden biridir.
"Anadolu Ateşi Troya Dans Gösterisinden En Güzel Dans Sahneler"ini ve "Tanıtım Filmi"ni paylaşıyorum. Gerçekten efsane bir gösteriymiş.
https://youtu.be/RAveYGAOH3w
https://youtu.be/ppGQoXXNeto
265-267. mısralar, Truva'nın elim sonunun başlangıcını anlatır:
"Bunlar, içmiş, uykuya dalmış kenti bastılar,
Öldürdüler tüm bekçileri, bekleyen arkadaşlarını dışarda
Aldılar açık kapılardan içeri, katıldılar onlara."
Hector Berlioz'un "Les Troyes" (Truva atları) operasından, Jessye Norman'ın
Cassandra rolündeki aryasını dinlemek isteyenler aşağıdaki linke bakabilir.
https://youtu.be/48fq3O4kXVg
Yorumlar
Yorum Gönder