Ataol Behramoğlu/Munch/Edip Akbayram
Günaydın. Kurban bayramı olunca aklıma doğal olarak ölüm temasını işlemek geliyor.
Edvard Munch 1918 yılının kışında İspanyol Gribi’ne yakalanınca yaşadığı yalnızlık ve ölüm korkusunu bu otoportresine yansıtmış. Munch'un , "Self-Portrait with the Spanish Flu" (1919) isimli bu tablosuna Ataol Behramoğlu'nun "ölüm" isimli şiiri eşlik ediyor.
Ben ölürsem akşamüstü ölürüm
Şehre simsiyah bir kar yağar
Yollar kalbimle örtülür
Parmaklarımın arasından
Gecenin geldiğini görürüm
Ben ölürsem akşamüstü ölürüm
Çocuklar sinemaya gider
Yüzümü bir çiçeğe gömüp
Ağlamak gibi isterim
Derinden bir tren geçer
Bu arada Odunpazarı'nda geçen Eylül ayında açılışı yapılan Ataol Behramoğlu kitaplığını hatırlatmak isterim. 265 yıllık tarihi Yağcızade konağı’nın restorasyonu ile oluşturulan müze kitaplıkta Behramoğlu' nun armağan ettiği yaklaşık 7 bin kitap bulunuyor.
Bonus: Edip Akbayram söylüyor "Ben ölürsem akşamüstü ölürüm"
https://youtu.be/4sJRdsYht7I
Edvard Munch 1918 yılının kışında İspanyol Gribi’ne yakalanınca yaşadığı yalnızlık ve ölüm korkusunu bu otoportresine yansıtmış. Munch'un , "Self-Portrait with the Spanish Flu" (1919) isimli bu tablosuna Ataol Behramoğlu'nun "ölüm" isimli şiiri eşlik ediyor.
Ben ölürsem akşamüstü ölürüm
Şehre simsiyah bir kar yağar
Yollar kalbimle örtülür
Parmaklarımın arasından
Gecenin geldiğini görürüm
Ben ölürsem akşamüstü ölürüm
Çocuklar sinemaya gider
Yüzümü bir çiçeğe gömüp
Ağlamak gibi isterim
Derinden bir tren geçer

Bonus: Edip Akbayram söylüyor "Ben ölürsem akşamüstü ölürüm"
https://youtu.be/4sJRdsYht7I
Yorumlar
Yorum Gönder