Dali/Picasso/Orwell/Larkin

Dali'nin "Picasso portresi" ile bu güzel Pazar gününden günaydın herkese. 


Bu eserle ilgili pek çok sembolist yaklaşımlarda bulunulmuştur. "Picasso'nun tutkulu akılcılığı sert bir kaya gibi  epesinde durmaktadır. Kıvrak zekası beyninde bir sarmala dönüşüyor, o da sanatsal bir ifadeyle, kaşık olarak ağzından çıkıyordu. Memeleri ise Picasso'nun Dali için sanatsal yönden kendisini beslediğini simgelemektedir.  Hemen kenarda duran karanfil Katolonya'yı, portrenin bir büst gibi duruşu Picasso'nun politik olarak sert tavrını yansıtmaktadır".




İki İspanyol ressamın ortak yönleri çoktur ve Dali, gerçekten de Picasso'nun sanatından  etkilenmiştir ancak ayrıştıkları önemli bir konu vardır. Dün bahsettiğim Guarnica olayındaki gibi Picasso Franco'ya karşı sert tavır almış ve  kominizmi benimsemişken, Dali Franco'ya övgüler düzmüş  ve Hitler'i desteklemiştir. Sansasyon sever bir iktidarsız belki iktidar istencini faşist  generallerde bulmuştur. 


Dali ile fikren ayrışan diğer bir kişi de George Orwell'dir. "Dali'den kurbağasına bazı düşünceler" kitabında
Dali’nin iyi bir ressam ve tiksindirici bir şahsiyet olduğunu" yazmış ve  2. Dünya Savaşında  “Fransa tehlikeye düştüğünde fare gibi kaçmakla” eleştirmiştir.



George Orwell'in 1938 yılında yayımlanan  "Katalonya'ya selam" kitabında da  İspanya İç Savaşı'ndaki deneyimlerine dayanarak, faşizme karşı yürütülen savaşa ışık tutar. 

En ünlü yapıtları "Hayvan Çiftliği" ve "1984" de yalnızca Franco'nun, Hitler'in, Stalin'in dünyasını değil, bu diktatörleri yaratan bireysel ve toplumsal budalalığı da eleştirmektedir. Bu kitapların olgusal arka planını merak edenler için "Katalonya'ya selam" muhakkak okunması gereken bir kitaptır.

George Orwell, 2008 yılında Time Dergisi’nin 1945’den Günümüze En İyi 50 İngiliz Yazar seçkisinde Philip Larkin’den sonra en iyi 2. İngiliz yazar seçildi. O zaman yazımızı 1.seçilen Larkin'in bir şiiri ile bitirelim : "söyleyecek bir şey yok". 

Uluslar için, ayrık otları denli cılız,
Göçebe kavimler için, kayaların arasında,
Kısa boylu, asık yüzlü kabilelere
Ve parke taşları gibi kenetli ailelere
Fabrika kentlerinde karanlık sabahlarda
Ağır ağır ölmektir yaşam.Ve tüm ellerindeki
Yaratma ya da kutsama,
Sevgi ya da para ölçme yolları
Ağır ağır ölmek yollarıdır.
Mızrakla domuz avlayarak ya da
Garden parti vererek geçen gün,Tanık iskemlesinde ya da
Doğum masasında saatler
Hep ağır ağır ilerler ölüme doğru.
Ve kimine bunu söylemek
Hiçbir şey demez, kimine de
Hiçbir şey bırakmaz söyleyecek.Çeviri: Şavkar ALTINEL - Roni MARGULIES

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Dante'yle İlahi Komedya'yı Tartışmak/Rafael/Marx

Aeneas 14 /Üçüncü Kitap/Delos Adası/Rottmann/Claude Lorrain/Rubens/Bertin/Cornelis de Vos/Turner/Trevisani/Goethe/Valeron

Meşe ağacı (Oak tree) /Van Gogh/Aziz Nesin/Guernica/Josef/Odysseus/Malcolm Gladwell/Cenap Şahabettin/Halil Cibran/Tolga Çandar